ASKERLİK ŞUBESİ


Açıklama: Askere alma Osmanlı’da bölgenin tımarına sahip beyler tarafından yapılmaktaydı.
Kategori: İNEBOLU
Eklenme Tarihi: 14 Kasım 2019
Geçerli Tarih: 29 Mart 2024, 17:05
Site: Yeni İnebolu Gazetesi
URL: http://www.inebolugazetesi.com/haber_detay.asp?haberID=1589


Askere alma Osmanlı’da bölgenin tımarına sahip beyler tarafından yapılmaktaydı. 1650 yılında Horasandan getirilip Fakaz’ın 10 kilometre iç kısmındaki Kışla adı verilen yere yerleşen Emiroğulları uzun süre bu bölgede asker temin etme işini üstlenmişlerdir. Kışla adı verilen bu köyde Kervansaray, Han, Hamam kalıntıları vardır. Asker burada toplanıp cepheye gönderildiğinden köyün ismi Kışla olarak anılır.

1886 yılında bu düzen değişmiş ve Askerlik Şubeleri kurulmuştur.İnebolu Askerlik Şubesi kitabesinde Hicri 1307 yazmaktadır. Miladi1891. Yapımı İnebolu yangınları sonrasında Sultan 2.Abdülhamit zamanında, Kastamonu Valisi Abdurrahman Paşa’nın da gayretleriyle gerçekleştirilmiştir.

Bina merkez iki katlı, yanlardaki kanatlar tek katlı dış cephe tamamen kesme taştan iç kısımları ahşaptan yapılmıştır. Dış dünyanın İç Anadolu’ya açılan kapısı İnebolu’da binanın yapımında dış dünyadan esinlenmiş farklı bir mimarı uygulandığı anlaşılmaktadır.

Yüzbaşı Ömer İnebolu Askerlik Şubesine Gönen’den 1891 yılında gelmiştir. Bu durumda Yüzbaşı Ömer’e İnebolu Askerlik Şubesinin ilk Başkanı diyebiliriz. Herkesin tanıdığı Şair ÖMER SEYFETTİN’in babasıdır. Ömer Seyfettin 7 yaşındadır ve İnebolu’da bir sene kaldıktan sonra babası Ayancığa tayin olur. Kendiside daha iyi bir eğitim alması için babaannesi ile birlikte bir vapura biner ve İstanbul’a gider.

1914 yılında harbi-umumi (dünya savaşı) öncesi şubede 5 rütbeli asker vardır. 1-Refik bey, 2-Yüzbaşı Ömer Lütfi 3-Yüzbaşı Selim 4-Üsteğmen Halid 5-Başçavuş Nurettin Peker. İnebolu’yu tarıyarak askerliği gelenlerin, yedek askerlerin isimlerini yazarak listeler halinde hazırlarlar. Refik bey daha sonra Çanakkale Savaşına Kastamonu 14. alay komutanı olarak katılmış ve orada şehit olmuştur.

1921 yılında Şube Reisi Hasan Fehmi efendidir. Daha önce Nurettin Peker tarafından yazıcı olarak yetiştirilmiş, Beyoğlu Polis Müdürü olmuş oradan da İnebolu askerlik şubesine atanmıştır. İstiklal harbi sırasında ordumuzun büyük miktarda lojistiğinin İnebolu’dan İç Anadolu’ya geçmesine katkı sağlamış, İstiklal yolu üzerindeki Şube binası birincil silah deposu haline gelmiştir.

1967 yılında açılan İnebolu lisesi için dışarıdan gelen öğrencilere yatılı pansiyon ihtiyacı olduğundan güney tarafındaki bahçesine Pansiyon inşa edilmiştir. 3 yıl sonra Lise ortaokul bünyesinden ayrılmış ve Hatıpbağına Hamam’ın yanına yapılan binasına  taşınmıştır. Hayırsever iplik tüccarı hemşehrimiz Hacı Mehmet Aydın, İstanbul Beyazıt’daki 25 dükkanlı Aydın Han’ı satıp parasıyla Lise bahçesine bugün de kullanılmakta olan Lise pansiyonunu Celasin Karakocaoğlu’na yaptırmıştır.

Öğrencilerin yeni pansiyona taşınmalarıyla boş kalan pansiyon binasına Askerlik Şubesi taşınmış ve halen bu binada hizmetine devam etmektedir.

Hükümet Konağının yanıbaşındaki Hapishane iyice eskimiş ve ihtiyaca cevap vermez olmuştu. Eski Askerlik Şubesi boşalınca onun yerine cezaevi taşınmış ve 1990'lı yıllarda bina ceza evi olarak anılır olmuştu.

Daha sonraki yıllarda burası da ihtiyaca cevap vermediğinden, Acıdonaz’a yeni yapılan büyük cezaevi tutuklu ve hükümlülerin yeni adresi olmuştur. Bu sene 2019 itibariyle binanın sağlıklı olmadığı düşüncesiyle kapatılmasına karar verilmiş ve İnebolu sınırları içinde artık ceza evimiz kalmamıştır.

Askerlik şubesi de cezaevi olan yılları sona erince kaderine terk edilmiş, içinde barındırdığı yaşanmışlıklar ve hikayeleriyle bir köşeye çekilmiş, 1965 yılında ortaokul öğrencilerinin etrafına diktiği çam ağaçları ve otlar arasında hatırlanacağı ve tekrar ayağa kaldırılıp İnebolu’nun turizmine katkı sağlayacağı günleri beklemektedir.

Bu düşünceler ile Belediye Meclis üyesi olduğum Ocak 2005 yılında Çekül Vakfı Başkanı Metin Sözen hocamızı İnebolu’ya getirmiş, potansiyelimizi anlatmış ve neler yapılabileceği konusunda fikir alışverişi yapmıştık.

Türk Ocağı Binası, Liman Başkanlığı Binası ve Osmanlı Bankası, Abdurrahmanpaşa İlk Okulu binası restore edilmiş, Karadeniz Okulu’nun projesi çizilmiş, Askerlik Şubesi Binasının da restore edilmek üzere Belediye’ye devri üzerinde çalışmıştık. Bizler ayrıldıktan sonra Şubenin devri gerçekleşmiş, fakat iki yıl içinde herhangi bir çalışma yapılmadığından geri alınmıştır.

Askerlik şubesinin restorasyonu tekrar gündemde, bu konuda çalışmalar yapıldığını duyuyorum. İnşaallah kısa zamanda mesafe alınır da, İstiklal Harbinde çok önemli görev üstlenen bu kamu binası gelecek nesillere yaşanmışlıkları ve hikayeleriyle birlikte aktarılır.                           

Mustafa Sıtkı FAKAZLI

Diş HEKİMİ

Yerel Tarih Araştırmacısı