YİNE HABERDAR EDİLMEDİK VESSELAM


Açıklama: 2. Geleneksel Orhan Şaik Gökyay şiir okuma yarışması varmış!
Kategori: İNEBOLU
Eklenme Tarihi: 02 Aralık 2022
Geçerli Tarih: 28 Mart 2024, 16:47
Site: Yeni İnebolu Gazetesi
URL: http://www.inebolugazetesi.com/haber_detay.asp?haberID=1986


2. Geleneksel Orhan Şaik Gökyay şiir okuma yarışması varmış!Doğumunun 120. Yılında 2 Aralık 2022 Cuma günü (Bugün) saat 14.00 te Prof.Dr Fuat Sezgin Anadolu Lisesi konferans salonunda anılacak İnebolu doğumlu büyük şair Orhan Şaik Gökyay...Geçtiğimiz yıl 30 Aralık 2021 tarihinde aynı okulda, İstanbul Gençlik ve Düşünce Derneği sponsorluğunda aynı programın birincisi organize edilmişti."HABERİM OLSAYDI GELİRDİM" başlıklı bir yazı kaleme almış, bir nevi sitem etmiştim.Bu yıl ikincisi düzenlenen ve 2. Geleneksel Orhan Şaik Gökyay şiir yarışması olduğu, bastırılan afişlerde belirtilen bugünkü programa da davet edilmedik maalesef !Ben de geçen yıl yazdıklarımın aynısını yazarak sitemimi tekrarlıyorum.Türk Edebiyatına yazar, şair, Türkolog ve öğretmen olarak uzun yıllar hizmet etmiş Orhan Şaik Gökyay'ı anmak ve anlamak adına organize edilen bu program gerçekten kolay gerçekleşmiyor, bilgi-beceri- emek istiyor, amacına uygun yapılabilmesi için ince eleyip sık dokumak gerekiyor, başarıya ulaşmak ise geçmiş dönemlerde neler yapılmış iyi araştırmaktan geçiyor.Aslında İnebolu Belediyesi katkılarıyla basılan, Davut Yılmazer ve Musa Kaya'nın hazırladığı "İNEBOLU SOKAKLARINDA BÜYÜMÜŞ İKİ ÇOCUK" isimli kitapta her ayrıntı anlatılıyor. İki yazarın İnebolu'da geçen çocukluk yılları ve İnebolu'da yapılan anma programları geniş biçimde ele alınıyor.  Tabii ki okunursa bilgi sahibi olunuyor...Ben burada kitapta yazılanları tek tek anlatmayacağım. Sadece İnebolu Belediyesi binasının önünde konuşlanmış Orhan Şaik Gökyay ve Oğuz Atay'ın büstlerinin oraya kendi kendine gelmediğini herkesin öğrenmesi için süreci hatırlatacağım. Tarih 21.12.2009...Bülent YAĞCIOĞLU Belediye Meclisine bir dilekçe sunuyor. Dilekçenin içeriği Orhan Şaik Gökyay ve Oğuz Atay'ın büstlerinin yapılması, kaidelerine İnebolu doğumlu oldukları ve biyografilerinin yazılması,   uygun görülecek bir yere büstlerin yerleştirilmesi...Belediye Meclisi oy birliğiyle kabul ediyor ve alınan karar gerçekleştiriliyor.Dolayısıyla kimsenin düşünemediği düşünülüyor, fikir üretiliyor, icraata dönüşmesi için harekete geçiliyor, sonuca ulaşılıyor.Evet geçen süre zarfında binlerce insanın İnebolu Belediyesi hizmet binası önünde büstleri bulunan iki yazarın hayatını okuyuşuna, İnebolu doğumlu olduklarını öğrenişine şahitlik ediyoruz. Bu da bizleri mutlu etmeye yetiyor da artıyor bile.Fakat 2 Aralık 2022 tarihinde gerçekleştirilecek program için tarafımıza  en ufak bir davet yapılmıyor. Bugün orada bulunsak programın güzelliklerini köşe yazımıza taşır, insanların konu hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlardık.  Orhan Şaik Gökyay ve Oğuz Atay'ın İnebolu'muzun kültür hazineleri olduğu yazılırdı. Cide nasıl Rıfat Ilgaz'la anılıyorsa, Mimar Sinan denildiğinde Kayseri, Mevlana denildiğinde Konya akla geliyorsa, iki ünlü yazarın İnebolu ile bütünleşmesi için bir kaç cümle edilirdi. Ama biz programdan haberimizin olmadığını yazmak zorunda kalıyoruz.Oysa ki geçmişte bunu düşünen ve göz ardı etmeyenlerin örneği de mevcut...17 Aralık 2016 tarihinde Ankara İnebolu yardımlaşma ve dayanışma derneği ile İnebolu kültür ve sanat derneği ortaklaşa Oğuz Atay'ı anma programı organize ediyor. Tabii ki program öncesi biraz araştırıyor, soruyor, soruşturuyor. Oğuz Atay büstü buraya herhalde gökten zenbille inmemiştir diye düşünülüyor ve Bülent YAĞCIOĞLU'nun önerisi ile gerçekleştiği öğreniliyor. Büyük bir incelik gösteriliyor ve plaket verilerek onore ediliyoruz. Bu vesileyle kendilerine tekrar teşekkür ediyorum.Derdimiz aslında insanları yermek değil. O program da bulunamamanın üzüntüsü. Gelecekte yapılacak kültürel organizasyonlarda hatırlanma talebi. Katkı sağlamak için bir nevi haykırış !Yine de bu tarz programların ilçemizde sık sık tekrarlanması arzusunda olduğumu belirtmek isterim.İyi biliyorum ki şehirlerin tarihine sahip çıkması sadece eski eserlere sahip çıkmakla olmaz. O şehrin bağrından kopmuş yüksek şahsiyetlerin de anılması, değerlerinin hatırlanması ve gelecek nesillere tanıtılması ile de olur.