Bir genç neden doğup büyüdüğü şehirde kalamaz?
Cevap çok uzun değil aslında. Ama duymak isteyenlere anlatmak istedim...
İnebolu, sadece Kastamonu’nun bir ilçesi değil; tarihiyle, doğasıyla, kültürüyle tam bir cennet köşesi.
Denizi, yeşili, tertemiz havası, sıcacık insanlarıyla burası hepimizin yüreğinde özel bir yer.
Burada büyümek, çocukluğunu İnebolu’da geçirmek büyük bir şans.
Ama ne yazık ki, sadece sevmek yeterli olmuyor.
Bugün aslında birçok gencin düşüncelerinin farkına varılması için bu satırları yazıyorum. Çünkü bu güzel şehirde yaşamak isteyen, burada kalmak isteyen ama önünü göremeyen çok genç var.
Ve artık birilerinin gençleri duyması gerekiyor.
Tabii ki ülkemizin her bir şehri ayrı bir güzel ama başka şehirlerde yaşamaya başlayınca İnebolu’nun ne kadar özel olduğunu daha iyi anlıyoruz.
Buradaki tarihi evlerin, denizin, tertemiz havasının, doğal ürünlerinin ve lezzetli yemeklerinin yerini hiçbir yerde bulamıyoruz.
Ama aynı zamanda, gençlerin burada kalması için gereken fırsatların ne kadar az olduğunu da görüyoruz.
Bugün birçok genç, üniversite hatta lise iş ya da sadece bir umut için başka şehirlere gitmeyi tercih ediyor.
Okuyan da, okumayan da burada kendine yol açamıyor.
Çünkü İnebolu’nun sunduğu iş imkânları ne yazık ki sınırlı.
Okuyan gençler mezun oluyor ama mesleklerine uygun iş bulamıyor.
Yıllarca emek verip, diplomasını alan gençler, burada kendilerine yer bulmakta zorlanıyor.
Gençlerimiz ya kahvehanelerde zaman öldürüyor ya da büyük şehirlere gitmeyi hayal ederek gün sayıyor.
İşsizlik sadece okumayana değil, okuyana da vuruyor.
Ve bu yüzden gençler büyük şehirlerde tutunmaya çalışıyor.
Ama biz biliyoruz ki, İnebolu’da kalmak isteyen çok genç var.
Sadece onlara bunun için fırsat ve imkân verilmesi gerekiyor.
Ama artık herkesin kendine şu soruyu sorması gerekiyor:
İnebolu, gençler için nasıl daha yaşanabilir, daha umut dolu bir şehir olur?
Aslında cevabı zor değil.
İnebolu’nun tarihi mirası, doğal güzellikleri, kültürel zenginlikleri büyük bir potansiyel taşıyor.
Turizmde, tarımda, kültürde gelişirse, bu şehir gençlere yeni kapılar açabilir.
Bu potansiyel, sadece bugünün değil, yarının da İnebolu’sunu güçlü kılacak.
Eğitim olanaklarının artırılması şart.
Okullar sadece binalardan ibaret olmamalı.
Nitelikli, vizyonuyla, sunduğu imkanlarla öğrencisini hayata hazırlayan okullar açılmalı.
Gençlerin yeteneklerini geliştirecek, onlara yeni ufuklar açacak kurslar kurulmalı.
Üniversiteye hazırlanan gençler, büyük şehirdekilerle aynı imkânlara sahip olmalı.
Ve en önemlisi, okuyan gençler mezun olduktan sonra mesleklerini yapabilecekleri bir şehir bulmalı.
İş alanları çoğaltılmalı.
Gençlerin kendi işini kurabilmesi için destekler sağlanmalı.
Çünkü gençler, doğup büyüdükleri bu şehirde sadece anılarını değil, geleceklerini de inşa etmek istiyor.
Gençlerin burada kalması, üretmesi, hayal kurması için fırsatlar oluşturulması gerekiyor.
Bunun için de artık yetkililerin daha bilinçli hareket etmesi, gereksiz harcamalar yerine gerçekten ihtiyaç olan alanlara yatırım yapması şart.
Eğer doğru planlamayla hareket edilirse, İnebolu sadece geçmişiyle değil, geleceğiyle de anılır.
Ve inanıyorum ki, gençler için doğru adımlar atılırsa, onlar da İnebolu’da kalır; burada hayaller kurar, üretir ve kök salar.
Gençler kaldıkça da ilçemiz sadece ayakta kalmaz, her geçen gün daha da güçlenir, gelişir ve hak ettiği değere kavuşur.
Çünkü bir yerin geleceği, orada kalan gençlerin umuduyla şekillenir.